17 Şubat 2015 Salı

Küresel Isınma : Ne Yaptık, Ne Yapmayı Planlıyoruz-2

Konu uzun olacağı için böleceğimi belirtmiştim. Bu yazı makalenin 2. bölümüdür. Okumadıysanız eğer önce 1. bölümü okumanız tavsiye edilir.



İçinde bulunduğumuz zaman, duruma hemen müdahale etmeyi gerektiriyor. İklim değişiklikleri konusunda en tehlikeli şeyler zaten gerçekleşmiş durumda. Pasifik adaları ve mercan adaları ülkeleri yavaş yavaş sular altına gömülmeye başladı. Antarktika da ki 400 km karelik bir buzul kalıbı sulara karıştı. Bu noktadan sonra daha fazla görmezden gelemeyiz. Dünyamızı kendi elimizle öldürmeye devam ediyoruz. İşte bu yüzden kendilerini insanlığı kurtarmaya adamış bilim adamlarının, iklimci ve mühendislerin projelerini anlatmaya devam ediyoruz. Umarım çok geçmeden düzeltmeyi başarabiliriz.

bilmiyorsan öğren
Karbondioksit soluya biliyorsanız endişelenmeye gerek yok


ÜÇÜNCÜ PROJE : AĞAÇ BOMBARDIMANI

Atmosfere karışan karbondioksit gazı görünmezdir ama etkilerini görmek mümkündür. Bu yüzden ormanlara çok daha fazla ihtiyacımız var. Ağaçlar küresel ısınmaya sebep olan karbondioksidi emerler ama dünya genelinde ormanlar yok olmaya başladı. Bir çevre mühendisi  yok olan ormanlık bölgeyi havadan canlandırmak istiyor. Bitkiler karbondioksidi tüketmektedir. Eğer canlandırma ise yararsa küresel ısınmaya sebep olan sera gazlarının seviyesinde düşüş görülecektir. Bu cevre mühendisinin yapmak istediği milyonlarca teneke kutuyu küçük birer bomba haline getirmek ve bunlardan binlercesini ayni anda uçaktan aşağı atmak. Bu şekilde toprağa saplanan içinde tohum olan bombalarla büyük alanları hızlı bir şekilde yeşillendirmeyi planlıyor.

bilmiyorsan öğren
Yok ettiklerimizi yerine geri koymalıyız


Mangrovlar dünya üzerindeki en etkili karbondioksit emici ağaçlardır. Bu ağaçları atmosferdeki karbondioksidi azaltmak için adalar üzerine dünya genelinde sahil kesimlere havadan dikmek planlanıyor. Bu yöntemle iklimimizi dengelemek için bitkiler tetikleniyor. Yüksek teknolojili bir bombardımanla dünyanın akciğerlerini canlandırmak

. Peki gezegenimizi yeni ve canlandırılmış ormanlarla donatmak istiyor muyuz? İste bu tartışma konusu.

Avantaj :
Ormanları canlandırmak insanların saldığı karbondioksidin %20`sini emeceği tahmin ediliyor. Su anda ormanları canlandırmak kulağa çok hoş geliyor. Bence denemeye değer bir şey.
Bu yönteme karşı çıkanlar yok mu elbette var bu yöntemle yapılabilecek olanın sadece ağaç tarımı olacağını orman elde edilemeyeceğini savunuyorlar. Evet havadan dikim riskli ama birde  hiç bir şey yapmamanın riskini düşünmek gerekiyor. Elbette havadan dikim buna tek başına kesin bir çözüm olmayacak ama yinede dünya da mümkün olan her yere ağaç dikmeyi denemeliyiz. Gezegenimizin sevmeliyiz. Unutmamalıyız ki gidecek başka yerimiz yok !!!

Dezavantajı :
Ormanları canlandırma küresel ısınmayı azaltabilir ama ormanların oluşması yıllar sürer. Küresel ısınmaya dur aksamadan devam ediyor.


DÖRDÜNCÜ PROJE : KARBONDİOKSİT EMEN BİR MEKANİZMA


bilmiyorsan öğren
Buda tasarımı
Bir bilim adamı sera gazlarını büyük oranda temizleyebileceğini düşünüyor. Birçok bilim adamına göre insanların neden olduğu sera gazları iklim değişikliğine yol açıyor. Peki bu gazları atmosfere saldığımız gibi onları geri eme bilseydik. İste bu bilim adamı bunu düşünüyor. İdeal olarak çok az enerji kullanan ve her an oldukça çok karbondioksit emen bir sistem kullanmayı öneriyor. İnsanoğlu her gün mega tonla ifade edilen miktarda karbondioksit salgılanmaktadır. Bu yöntemle karbondioksidin emilerek her şeyi eskisine çevirebileceğine inanıyor.



Her emicinin büyük hava delikleri olacak. Makine içindeki kimyasallarla karbondioksidin %50 si ayrıştırılacak. Birçok iklim bilimci tarafından ilgi gören bir proje. Bu basara bilirse en güzel yani her yerde her an yapılabilecek olması. İlk olarak laboratuvar ortamında prototip yapılması planlanıyor. Havadaki karbondioksidi direk emen türden. Ama ilk engel de bu aşamada karşılarına çıkıyor. Bu prototipte bulunan kimyasallar yüzünden emdiğinden daha çok karbondioksit yaymasına sebep olabilir. Diğer soruna ise önceki yazım da bahsettiğim bir yeri hatırlatmakta başlıcam. Her yıl 30 milyar ton karbondioksit salındığını söylemiştim. Peki bu deney basarili olursa bu milyarlarca ton karbon nerede tutulacak. Sızma gibi bir sorunla karşılaşılırsa ne olacak ?

Sızma olur da böylesine büyük miktarda bir karbondioksit birden atmosfere salınırsa karbondioksit insanların ve diğer canlı organizmaların bağımlılığına neden olabileceği söyleniyor. Şurası açık ki  istenmeden olabilecek sonuçları ön görmek imkansız.



Gezegenle ilgili bütün özellikler iklimi etkiler ama en büyük etkiyi okyanuslar yapar. Soğuk ve sıcak su akıntıları güneş enerjisini dağıtır ve havayı düzenler ama iklimimizi belirleyen çevresel faktörler de vardır. Karbondioksidin artması gibi..Karbondioksit önümüzdeki 100 yıl boyunca atmosferimiz de kalacaktır. Eğer ormanların canlandırılması ve karbondioksit makinesi yok edemezse başka ne yapabiliriz ?

BEŞİNCİ PROJE : PLANKTONLAR


Okyanusların iklimimizde en büyük etken olduğundan bahsettik. İste başka bir deha bunu kullanmayı düşünüyor. Okyanusların karbon emiş gücünden.  Planktonlar, denizdeki mikroskobik bitkiler ve hayvanlar fotosentez yardımıyla karbondioksidi emip oksijen açığa çıkartıyorlar. Gezegenin oksijen ihtiyacının %90`nı bu canlılar sayesinde karşılanmaktadır. Öldükleri zamansa okyanus tabanına batıyorlar ama emdikleri karbondioksidi açığa çıkartmıyorlar. Bu bilim adamı bu planktonları çoğaltarak gezegenimiz deki karbondioksit salınımını abzorbe etmeyi planlıyor. Bu planktonları daha fazla karbondioksit emmelerini sağlamanın tek yolu okyanusların yüzey kısmında onları beslemek. Bilim adamları okyanusun 300 metre altındaki besin zengini sularını yüzeye çıkarmak için devasa pompalar kullanmayı düşünüyor. Derinliklerden çıkardıkları bu sular planktonları atmosferdeki karbondioksidi emecek kadar büyük hala getirecek. Bunun içinde okyanus borularını kullanacaklar. Bu borular güçlü okyanus akıntılarına dayanabilecek kadar güçlü ve iklim değişikliği üzerinde olumlu etki yapmaya yetecek kadar derine inebiliyor. Bazı iklim bilimciler bunu tehlikeli buluyor. Karbondioksit okyanus tabanında tutulamazsa bu sefer sorunun okyanuslarda kaynaklanacağını söylüyorlar. Okyanus asidi artar ve sonunda atmosfere yayılırsa iklim değişikliği sorun olmaya devam eder.



Okyanus milyonlarca canlıya ev sahipliği yapmaktadır. Bazı bilim adamları bu deneylerin ekosisteme zarar verebileceğini hatta onu yok edebileceğini düşünüyor. Besin zengini bölgelerde genellikle zararlı yosunlar oluşmakta. Yosunlar hayvanları ve insanları zehirleyebilecek toksinler açığa çıkartır. En büyük risk ise istemeden okyanus canlılarının büyük bir çoğunluğuna zarar verebilmemiz.  Sonuçlarının tahmin edilebilmesi mümkün değil.


Jeo mühendislik hakkında tartışmalar artarak büyümektedir. Uzmanların ayni fikirleri paylaştıkları tek noktaysa yasam şekillerimizi değiştirmediğimiz sürece küresel ısınma devam edecek.


Bu makale uzun olduğu için 3 bölmden oluşmaktadır. Son bölüme geçmek için tıklayın

0 yorum:

Yorum Gönder